KARAKOLDA ŞİKAYET ETTİ, MAHKEMEDE KORUDU
Zonguldak’ta üç ay önce cep telefonunu gasp ettiği iddiasıyla tutuklanan sanığı koruyan lise öğrencisi V.K., “Cebim para görsün diye satmıştım. Babamdan çekindiğim için bıçakla gasp edildiğimi söyledim” dedi. Mahkeme ise lise öğrencisinin baskı altında tutulduğu iddiasıyla sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
İddialara göre olay, geçtiğimiz haziran ayında Liman Caddesi üzerinde meydana geldi. Zonguldak’taki amcasını ziyarete gelen 23 yaşındaki müzisyen G.Ö., 15 yaşındaki lise öğrencisi V.K.’yi iddialara göre bıçakla tehdit ederek, cep telefonunu gasp etti.
Bunun üzerine 15 yaşındaki lise öğrencisi V.K., polis merkezine giderek G.Ö.’den şikayetçi oldu. Polis ekipleri zanlıyı yakalamak için soruşturma başlattı. Bir süre sonra polisin kendisini aradığı haberini alan G.Ö., polis merkezine giderek teslim oldu. Karakoldaki ifadesinde telefonu parayla satın aldığını söyleyen G.Ö., telefonu gasp etmediğini ileri sürerek suçlamaları da kabul etmedi.
Polis ekipleri tarafından Zonguldak Adliyesi’ne getirilen G.Ö., nöbetçi mahkeme tarafından gasp suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Gasp edildiği öne sürülen cep telefonu ise lise öğrencisi V.K.’ye geri teslim edildi.
MAHKEMEDE İLGİNÇ DİYALOG
Zonguldak Adliyesi 1. Ağır Ceza Mahkemesi Duruşma Salonu’nda görülen davada tutuklu sanık G.Ö. ile lise öğrencisi V.K. ve babası B.K. de hazır bulundu. Duruşmada psikolojik sorunları olduğu için askerliğini dahi yapamadığını söyleyen tutuklu sanık G.Ö., mahkeme heyetine olayı hatırlamadığını söyledi.
Günlük hayatını müzisyenlik yaparak sürdürdüğünü söyleyen G.Ö., Karabük’te yaşadığını, olaydan iki gün önce de Zonguldak’taki amcasını ziyarete geldiğini söyledi. Telefonu nasıl aldığını hatırlamadığını söyleyen sanık G.Ö., mahkemedeki ifadesinde şöyle dedi:
“Dediğiniz tarihte amcamın yanına geldim. Onun rahatsızlığından dolayı ona bakmaya geldim. Günlük hayatımda müzisyenlik yaparak hayatımı kazanıyorum. Olay gününden 2 gün önce Zonguldak’ta bulunan amcamı ziyaret etmeye geldim. Psikolojik tedavi görüyorum. Liman arkasındaki kayalıklara geldim. V.K’yi ve iki arkadaşını orada gördüm. Denize giriyorlardı. Yanlarına gittim. Oturduk muhabbet ettik. Tanıştık. Hatta ben kendilerine şarkı söyledim. Telefon kayalıkların üzerinde duruyordu. Bulunduğu yerden aldım. V.K.’ye şaka yapmak istedim. Telefonunu denize atayım mı diye söyledim. Ancak atmadan geri verdim. Sonra V.K. ile birlikte çarşı merkezine doğru gittik.”
Tutuklu sanık G.Ö., olaydan sonraki gün polisin kendisini aradığını öğrendiğini söyleyerek “Polislerin beni aradığını öğrendim. Polis karakoluna giderek telefonu polis karakolunda teslim ettim. Psikiyatri ilaçları kullanıyorum” diye konuştu.
Mahkeme heyetinin olaya ilişkin detayları sorması üzerine 15 yaşındaki lise öğrencisi V.K. telefonu 100 TL karşılığında sattığını ancak babasından çekindiği için konuyu farklı anlattığını söyledi. Olaydan 3-4 ay önce babasının 600 liraya aldığı telefonu G.Ö.’ye sattığını söyleyen V.K., polis merkezindeki ifadeleriyle mahkemedeki ifadeleri çelişmesi üzerine mahkeme heyeti baskı altında ifade verebileceği şüphesinin oluştuğu kararına vardı.
KARAKOLDA ŞİKAYET ETTİ, MAHKEMEDE KORUDU
Olay günü diğer iki arkadaşıyla denize girdiğini söyleyen V.K., “Biz 3 kişiydik. Denize giriyorduk. Sanık da bizim yanımıza gelip denize girmeye başladı. Kenarda bulunan telefonu alarak, ‘denize atayım mı’ diye şaka yaptı. Sonra atmayıp tekrar bana geri verdi. Denizden çıktıktan biraz sonra arkadaşlarım benden ayrıldılar. Sanık ile yürümeye başladım. Telefonumu satmak istediğimi söyledim. Babamın bana 2. el olarak satın aldığı telefonu 100 TL karşılığında sanığa sattım. Telefonumu zaten satacaktım. Karakoldaki ifademde babamdan çekiniyordum. O yüzden böyle bir ifade vermiştim. Bıçak çekerek telefonu benden almış değil. Şikayetçi değilim” dedi.
TANIKLAR MAHKEMEYE GELMEDİ
Olayın diğer tanıkları iki arkadaş ise mahkemeye katılmadı. Mahkeme heyeti ise duruşmaya gelmeyen tanıkların zorla getirilmesine karar verdi. Mahkeme, lise öğrencisi V.K.’nin ifadelerinde çeliştiğini; hayatın olağan akışına uymayan şekilde baskılar yoluyla şüphelerin oluştuğunu ifade etti.
Tutuklu sanık G.Ö.’nün ise serbest kalması halinde V.K. ve diğer tanıklar üzerinde baskı kuracağı yönünde kuvvetli şüphelerin bulunduğu, kaçma şüphesinin bulunduğu göz önüne alınarak tutukluluk halinin devam edilmesine karar verildi.
Duruşma ise 1 Ekim 2015 tarihine ertelendi.
